Muhasebe Temel Kavramları
- 1 Nisan 2023
- 2269 Kez Okundu
Muhasebenin temel kavramları, muhasebe dalında çalışan kişiler ve bu kişilerin yapmış oldukları işlemlerde benimsemeleri gereken ilkeleri ifade etmektedir.
Muhasebe alanında çalışan kişiler yaptıkları işlemlerde temel muhasebe kavramlarını benimsemeleri hem yasalar önünde hem de uygulamada ortak bir politika izlenmesini sağlanmaktadır.
Bu ilkeler sayesinde ticaretin alfabesi niteliğinde olan muhasebe, yekpare bir düzlemde doğru politikalar ile uygulanabilir ve devamlılığı sağlanabilir kılınmaktadır.
Özetle, muhasebenin temel kavramları: muhasebeciler için adeta bir anayasa niteliğindedir.
Yazımızda, muhasebenin temel kavramlarını hem tanımsal hem de kavramsal olarak sizlere sunacağız.
Muhasebenin Temel Kavramları Nelerdir?
Aşağıda, başlıklar halinde muhasebenin temel kavramlarını sizlere sunacağız.
Sosyal Sorumluluk Kavramı
Sosyal sorumluluk kavramı, muhasebe ile ilgili raporların evrakların ve işlemlerin yapılmasında sadece ticari tarafların değil tüm toplumum yararı düşünülerek şeffaf ve yasalara uygun bir şekilde yapılması gerektiğini ifade eder.
Bu işlemlerde, işlemlere taraf olan kişilerle birlikte toplumun tüm kesimlerinin hakları gözetilmelidir.
Örneğin, vergi kaybına yol açabilecek bir muhasebe işlemi toplumun tümünü ilgilendirmektedir. Ya da halka açık bir firmanın mali tablolarında olabilecek bir yanlış bilgi tüm yatırımcıların tercihlerini etkileyebilmektedir.
Bu nedenle, muhasebe temel kavramları içerisinde sosyal sorumluluk kavramı muhasebenin toplumsal yönünü öne çıkarmaktadır.
Kişilik Kavramı
Kişilik kavramı, işletmenin, kurucularından ortaklarından ayrı bir kişi olarak değerlendirilmesi gerekliliğini ifade eden bir muhasebe kavramıdır.
Gerek tüzel kişiliğe sahip şirketlerde gerek şahsi işletmelerde, işletmeye ait işlemler, ortaklardan veya diğer ticari taraflardan ayrı değerlendirilmeli ve bu şekilde muhasebe işlemleri takip edilmelidir.
Örneğin, ortakların işletmeden almış olduğu paralar ortaklar cari hesabında takip edilmesi tekdüzen muhasebe sistemi üzerinden kişilik kavramına ilişkin bir örnektir.
Ya da ortakların şahsi harcamalarının işletmede gider olarak kullanılmaması yine bu kavrama örnek teşkil etmektedir.
Ayrıca, bu kavram çerçevesinde alınacak kararlar, işletme açısından olumlu veya olumsuz sonuç teşkil edip etmediği gözetilerek değerlendirilmeli ve işletme açısından bakış açısı geliştirilmelidir.
Süreklilik Kavramı
Süreklilik kavramı, işletmenin ömrünün ortaklarına bağlı olmaksızın bir sınır içermediğini ifade etmektedir.
İşletmeler, faaliyetlerini devam ettirmek için gerekli politikaları izleyerek ömürlerini sürdürmelidir.
Muhasebe kayıtları yapılırken yahut finansal tablolar hazırlanırken, işletmenin hayatının hiç son bulmayacağı varsayılarak hareket edilir.
Örneğin, işletmenin sahip olduğu demirbaşlar veya teçhizatlar doğrudan giderleştirilmeyerek bilanço aktifinde ileriki dönemlerde de kullanılmak üzere sabit kıymet hesaplarında takip edilirler.
Dönemsellik Kavramı
Dönemsellik kavramı, süreklilik kavramı gereğince işletme sınırsız ömre sahip olduğu kabul edilse de takip açısından yasaların ve işletme gereklerinin gerektirdiği ölçüde belirli dönemlere bölünmesi gerektiğini ifade etmektedir.
Ayrıca, bu hesap dönemleri itibariyle her dönemin kar, zarar veya giderler açısından kendi içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini belirtir.
Örneğin, 2021 yılına ait bir gelir 2022 yılı içerisinde değerlendirilmemelidir.
İşletme tablolarını etkileyecek her bir unsur ilgili dönem içerisinde kayıtlara alınmalıdır.
Parayla Ölçülme Kavramı
Muhasebe temel kavramları içerisinde para ile ölçülme kavramı, muhasebenin ölçü birimi olarak paranın esas alınması gerektiğini ifade eder.
Muhasebe kayıtlarında ulusal para birimi kullanılmalıdır.
Diğer ülke para birimleri veya para ile ölçülebilen kıymetler, ulusal para birimine dönüştürülerek kayıtlara intikal ettirilmelidir.
Örneğin, kasasında altın bulunduran bir işletmede, altının kullanılan para birimi karşılığı işletme muhasebe kayıtlarına almalıdır.
Maliyet Esası Kavramı
Maliyet esası kavramı, kanunlarca veya muhasebe standartlarınca ayrıca bir değerleme gerektirmeyen işletme varlıklarının, elde edilme maliyetleri ile işletme kayıtlarına alınması gerektiğini ifade eder.
Örneğin, işletmenin satmak üzere aldığı bir ticari mal alış bedeli üzerinden kaydedilmelidir.
Bu bedel söz konusu varlığın elde ediminde katlanılan maliyetleri ifade eder.
Ayrıca, aynı örnek üzerinden devam edecek olursak ticari malın işletmeye getirilmesinde bir nakliye ödenmiş ise bu tutar da malın maliyetine eklenmelidir.
Tarafsızlık ve Belgelendirme Kavramı
Tarafsızlık kavramı, muhasebe raporlarında ve işlemlerinde objektif davranılması gerektiğini ifade eder.
Belgelendirme kavramı ise kayıtlarda yer alan her bir işlemin somut ve resmi bir belgeye dayanması gerektiğini belirtmektedir.
Örneğin, işletme muhasebe politikalarını izlerken mevcut durumu en iyi şekilde yansıtacak yöntemler belirlemeli, yanıltıcı işlemler yapmamalıdır.
Ayrıca, her bir işlem resmi somut bir belgeye (bordro, çek, senet, fatura vb.) dayanmalı, belgeye dayanmayan işlemler kayıt edilmemelidir.
Tutarlılık Kavramı
Tutarlılık Kavramı, muhasebe uygulamalarının ve izlenen politikaların zorunlu bir neden olmadıkça değiştirilmemesi gerektiğini ifade eder.
Tutarlılık kavramının uygulanmadığı durumlarda işletme finansal tablolarının karşılaştırılması sağlıklı sonuçlar doğurmayacaktır.
Eğer bir değişiklik olması durumunda, finansal tablo dipnotlarında bu özel durum belirtilerek bilgi verilmelidir.
Örneğin, sabit kıymetler için hesaplanacak amortismanlar, bir dönemde normal amortisman, diğer dönemde ise azalan bakiyeler amortismanı hesaplandığında iki dönem için yorumlamada sapmalar yaşanacaktır.
Tam Açıklama Kavramı
Tam açıklama kavramı, finansal tablolar, muhasebe kayıtları ve dipnotlar, bunları yorumlayacak veya denetleyecek kişiler için yeterince açık ve anlaşılır olmalıdır.
Örneğin, borsada işlem gören bir firmanın finansal tabloları yatırımcılar için doğru bilgileri sağlayacak ölçüde açık ve anlaşılır olması gerekmektedir.
Aksi halde hem yatırımcı kararı yanlış etkilenebilir hem de denetim kurumu olan SPK nezdinde firma yaptırımlar ile karşılaşabilir.
İhtiyatlılık Kavramı
İhtiyatlılık kavramı, muhasebe işlemlerinde ve işletme yönetiminde oluşabilecek risklerin her zaman değerlendirilmesinin önemini vurgulayan bir muhasebe temel kavramı olarak karşımıza çıkmaktadır.
Örneğin, bir sabit kıymetin değerinin düşme ihtimaline karşın, “119 Menkul Kıymetler Değer Düşüklüğü Karşılığı” hesabı kullanılmaktadır.
Ya da çalışan personellere kıdem tazminatı ödenmesi durumuna karşın “372/472-Kıdem Tazminat Karşılığı” hesapları kullanılmaktadır.
Bu unsurlar, işletmelerin, olağan akış içerisinde beklenilmeyen ödemelerin gelişmesi durumunda ödenememe riskini azaltan kalemlerdir.
Önemlilik Kavramı
Önemlilik kavramı, finansal tablolarda ve işletme kayıtlarında yapılacak her bir işlem, önemlilik ölçüsüne göre bölümleneceği ve kayıtlara alınacağını ifade eder.
Örneğin, bir işletme birbirinde bağımsız ürünler satıyorsa bunlar için ayrı ayrı alt hesaplar açarak kayıt yapabilir.
Ya da işletme almış olduğu muhtelif temizlik malzemelerinin her birini ayrı ayrı kaydetmek yerine tek bir hesapta takip edebilir.
Başka bir örnek verecek olursak, işçilik giderlerinin her gün yapılmasına rağmen her bir ay için tek bir seferde kayıt yapabilir. Öte yandan, tüm satıcılarını bir tek alt hesapta izlemesi doğru değildir.
Sonuç olarak, muhasebesel anlamda işletme kararlarını ve takibini etkileyecek işlemler için önemlilik ölçüsüne göre kayıtlar yapılmalıdır.
Özün Önceliği Kavramı
Özün önceliği kavramı, bir işlemin sahip olduğu sıfatın, tek düzen hesap planı çerçevesinde karşılığı olan hesabın tanımına uymadığı durumlarda, özüne uygun şekilde kaydedilmesini ifade eder.
Örneğin, çek TTK hükümlerine göre vadeli bir ödeme aracı değildir.
Tek düzen hesap planında da bankaya tahsile verildiği her an ödenmesi gereken çekler, alındıklarında “101 Alınan Çekler Hesabı” keşide edildiklerinde ise “103 Verilen Çekler ve Ödeme Emirleri Hesabı“ içerisinde kaydedilmelidir.
Ancak, ticari hayatta çekler ileri vadeli de düzenlenmektedir.
Bu durumda ileri tarihli verilen çekler öz itibariyle çek değil senet niteliğinde olup alındıklarında
“121 Alacak Senetleri” hesabına keşide edildiklerinde ise “321. Borç Senetleri” hesabına kayıt edilmelidir.
“Kredi Kartı İşlemlerinin Muhasebeleştirilmesi Nasıl Yapılır?”